Arıyoruz; sevgiyi, aşkı ve bağlanmayı.
Ne zaman kendimi tamamladım diyebiliriz? Her zaman bir şeyler eksik gibi geliyor. Kariyer, ev veya araba derken, nerede son bulacak?
Bir şeyler kaçıp gidiyor gibi. Aslında her şey yolunda, eksik olan sevgi. Tanımlara sığmayan bir durum. Nasıl tarif edilir ki? Bir muhabbet kuşumuz var. Mavi ve sarı renklerinde. Akşam eve gelince ona dokunur ve güzel sözler söylerim. Bütün yorgunluğum geçip gider. Saat geç olduysa rahatsız olmaması için uzaktan bakar geçerim. Yemek saati ise yaklaşmam. Bu saygı ve sevginin bir karışımı sanki.
Karşılık beklemeden, birinin veya bir şeyin iyi olmasını istemek sevmektir. Bu bir insan da olabilir, bir hayvan veya eşya. Karşılık buluyorsa aşka dönüşür. “O na bir şey olursa ben yaşayamam.” diyorsan o nu seviyorsun demektir. Bunu hastalık veya bağımlılık seviyesine dönüştürmemek gerekir. Karşındaki benzer duygulara sahip değilse veya senin hislerinden haberi yoksa, işkenceye dönüşebilir. Zamanı geldiğinde açıkça söylemek en doğrusu. İki tarafta yolunu rahatça çizebilmeli. Bazen bırakmayı da bilmek gerekir. En zoruda budur. Karşılık bulmayan sevginin oluşturduğu bağları bir anda koparmak, büyük bir erdem.
Uzaktan izlersin ve sadece o nun mutluluğuna odaklanırsın. Bu yeterlidir, sevgi besleyene. Bazen; yeni umutlara, yeni sevgilere yelken açmak gerekiyor. Kısa ömrümüzde, boşa kürek çekecek vaktimiz yok. Sevgine ihtiyacı olan birileri mutlaka karşına çıkacaktır.
Karşılık bulan sevgiyi anlatmaya gerek duymuyorum. Onlar birbirlerine atılmış zincirlerle bağlılar ve gözleri kimseyi görmez. Bırakalım bu tarifsiz duyguları sonsuza kadar yaşasınlar.
Sevgiyi, genel hayat felsefesi olarak benimsemek ayrı bir hoşluk. Arkadaşlar, doğa veya güzel bir otomobil. Kalbimizde ki kötü düşüncenin yerine sevgiyi koyalım. Her zaman bir artı bir, iki etmiyor. Bir benden, sıfır ondan gelsin, ben ikiye tamamlarım. Bu yüce gönül, herkesin kaldırabileceği şey değil. Yıpratıcıdır ve dışarıdan tuhaf görünebilir. Mutlu olabiliyorsak, bunu birine bağlamamak gerek.
Şimdi Ne Yapmalıyız?
Yapılacak şey basit. Vakit yok. Hayat zaten yorucu ve ihanetlerle dolu. Verdiğin değere, karşılık verenle yürüyeceksin. Duyguları anlatmak çok zor. Hormonlar, kimyasallar ve elektrik denilen çekim, insanı yönlendiriyor. İçinizden geleni yapın. Doğrusuyla yanlışıyla bir deneyim ve farklı sonuçlar. Her bitiş, yeni başlangıçlara kapılar açar. Bıraktığı izler silinmez. Sevgi bunuda zamanla onaracak. Kesinlikle yeni aşklardan, geçmişte yapamadıklarınızın acısını çıkarmaya çalışmayın. Kimse sizin geçmiş hatalarınızın bedelini ödemek zorunda değil. Bu faturayı kendiniz ödeyeceksiniz.